30 Ekim 2001 Depeche Mode İstanbul Konseri...
Ve yıllar süren bir bekleyiş sonunda bir Kasım dolunayında geldiler…
1990 yılından “Enjoy The Silence”da…
All I ever wanted Her zaman tüm istediğim
All I ever needed Her zaman tüm ihtiyaç duyduğum
Is here in my arms İşte burada kollarımın arasında
Words are very unnecessary Kelimeler çok gereksiz
They can only do harm Onlar sadece zarar verebilirler
derlerken 13 bin heyecanlı insan eşlik etti… O muhteşem kalabalığın aynı anda el çırpması ve el sallamasından oluşan harika görüntüyü izlemek için çok kez kafamı sahneden salona doğru çevirip o güzelliğin zevkini çıkardım. “Violator” adlı 1990 albümünden “Personal Jesus”, “Halo”, “Clean” ve “Waiting for the Night” geldi bir de konser boyunca…
I’m waiting for the night to fall Gecenin gelmesini bekliyorum
I know that it will save us all Gecenin hepimizi kurtaracağını biliyorum
When everything is dark Herşey karanlık iken
Keeps us from the stark reality Bizi keskin gerçeklikten korur gece…
I’m waiting for the night to fall Gecenin gelmesini bekliyorum
When everything is bearable Herşeyin tahammül edilebilir olduğu gece vaktini
And there in the still Ve o durgunluk içinde
All that you feel Tüm hissettiğin
Is tranquility Sakinliktir…
1986 albümü “Black Celebration”dan albüm parçası, 1987 albümü “Music For the Masses”dan “Never Let Me Down Again” geldi… İlkinde umutsuzluk ve acı içinde kıvranan biri sevgilisinin iyimser gözlerinde Cennet’i görürken tüm yapmak istediği o gece sevdiğini kolları arasına almak ve o gün yapamayacağı herşeyi unutmak iken, ikincisinde en iyi arkadaşı ile bir geziye çıkarak çok yükseklerden uçan, birlikte altlarından geçen dünyayı seyrederken asla yere ayak basmak istemeyen birinin sevinç dolu duygularından bahsediliyordu.
1993 albümü “Songs of Faith and Devotion”dan “I Feel You”, “Walking In My Shoes” ve “In Your Room”u yine müthiş bir coşku ve inanılması güç bir enerji ile söyledi David Gahan…
Now I’m not looking for the absolution Şu anda kesin bir karar beklemiyorum
Forgiveness for the things I do Ya da yaptıklarım için affedilmeyi
But before you come to any conclusion Ama bir karara varmadan önce
Try walking in my shoes Kendini benim yerime koymaya çalış
You’ll stumble in my footsteps Sen de benim gibi tökezleyeceksin
(Bu mısrayı “Istanbul in my footsteps” şeklinde t-shirtlerine yansıtanlar da vardı)
Keep the same appointments I kept Sen de benim verdiğim sözleri vereceksin
1997 albümü “Ultra”dan “Home” ve “It’s No Good”, 2001 albümü ve turneye adını veren “Exciter”dan ise “Dream On”, “When The Body Speaks”, “The Dead Of Night”, “Breathe” ve “Free Love” seslendirilirken dev ekranda çok hoş görüntüler ve ışık gösterileri sahneyi daha da renklendirdi.
What you take won’t kill you Aldıkların seni öldürmeyecektir
But be careful of what you’re giving Ama verdiklerine dikkat et
Can you feel a little love Birazcık olsun sevgi hissedebiliyor musun
Dream on dream on Hayal et hayal et
……………………..
All I ever wanted Her zaman tüm istediğim
All I ever needed Her zaman tüm ihtiyaç duyduğum
Is here in my arms İşte burada kollarımın arasında
Words are very unnecessary Kelimeler çok gereksiz
They can only do harm Onlar sadece zarar verebilirler
derlerken 13 bin heyecanlı insan eşlik etti… O muhteşem kalabalığın aynı anda el çırpması ve el sallamasından oluşan harika görüntüyü izlemek için çok kez kafamı sahneden salona doğru çevirip o güzelliğin zevkini çıkardım. “Violator” adlı 1990 albümünden “Personal Jesus”, “Halo”, “Clean” ve “Waiting for the Night” geldi bir de konser boyunca…
I’m waiting for the night to fall Gecenin gelmesini bekliyorum
I know that it will save us all Gecenin hepimizi kurtaracağını biliyorum
When everything is dark Herşey karanlık iken
Keeps us from the stark reality Bizi keskin gerçeklikten korur gece…
I’m waiting for the night to fall Gecenin gelmesini bekliyorum
When everything is bearable Herşeyin tahammül edilebilir olduğu gece vaktini
And there in the still Ve o durgunluk içinde
All that you feel Tüm hissettiğin
Is tranquility Sakinliktir…
1986 albümü “Black Celebration”dan albüm parçası, 1987 albümü “Music For the Masses”dan “Never Let Me Down Again” geldi… İlkinde umutsuzluk ve acı içinde kıvranan biri sevgilisinin iyimser gözlerinde Cennet’i görürken tüm yapmak istediği o gece sevdiğini kolları arasına almak ve o gün yapamayacağı herşeyi unutmak iken, ikincisinde en iyi arkadaşı ile bir geziye çıkarak çok yükseklerden uçan, birlikte altlarından geçen dünyayı seyrederken asla yere ayak basmak istemeyen birinin sevinç dolu duygularından bahsediliyordu.
1993 albümü “Songs of Faith and Devotion”dan “I Feel You”, “Walking In My Shoes” ve “In Your Room”u yine müthiş bir coşku ve inanılması güç bir enerji ile söyledi David Gahan…
Now I’m not looking for the absolution Şu anda kesin bir karar beklemiyorum
Forgiveness for the things I do Ya da yaptıklarım için affedilmeyi
But before you come to any conclusion Ama bir karara varmadan önce
Try walking in my shoes Kendini benim yerime koymaya çalış
You’ll stumble in my footsteps Sen de benim gibi tökezleyeceksin
(Bu mısrayı “Istanbul in my footsteps” şeklinde t-shirtlerine yansıtanlar da vardı)
Keep the same appointments I kept Sen de benim verdiğim sözleri vereceksin
1997 albümü “Ultra”dan “Home” ve “It’s No Good”, 2001 albümü ve turneye adını veren “Exciter”dan ise “Dream On”, “When The Body Speaks”, “The Dead Of Night”, “Breathe” ve “Free Love” seslendirilirken dev ekranda çok hoş görüntüler ve ışık gösterileri sahneyi daha da renklendirdi.
What you take won’t kill you Aldıkların seni öldürmeyecektir
But be careful of what you’re giving Ama verdiklerine dikkat et
Can you feel a little love Birazcık olsun sevgi hissedebiliyor musun
Dream on dream on Hayal et hayal et
……………………..
To the soul’s desires Ruhun arzularını
The body listens Vücut dinler
What the spirit seeks Ruhun aradığını
The mind follows Düşünce izler
Abdi İpekçi Spor Salonu’nu dolduran binlerce insanın aylar önceden hissetmeye başladığı heyecan, 2 saatlik konserin son anına dek sürdü ve grubun performansı, sahneden salona akan pozitif enerji gerçekten çok etkileyiciydi. Tüylerimin diken diken olduğu an ise söz yazarı ve besteci Martin Gore’un 1984 albümü “Some Great Reward”dan benim için çok önemli harika “Somebody”yi söylediği andı…
I want somebody to share Paylaşmak için birini istiyorum
Share the rest of my life Hayatımın geri kalan kısmını
Share my innermost thoughts En gizli düşüncelerimi paylaşacak
Know my intimate details En derin ayrıntılarımı bilecek
I want somebody who cares Bana tutkuyla
For me passionately Dikkat edecek birini istiyorum
With every thought and with every breath Her bir düşünce ve her bir nefeste
Someone who’ll help me see things Bana meseleleri başka bir ışık altında
In a different light Görmem için yardımcı olacak birini
I don’t want to be tied Bağlanmak istemiyorum
To anyone’s strings Kimsenin iplerine
But when I’m asleep Ama uykuya dalmadan önce
I want somebody Birini istiyorum
Who will put their arms around me Kollarını bana saracak
And kiss me tenderly Ve beni şefkatle öpecek
“Heyecanlı” ve sevgi dolu bir haftasonu ve hayat dilerim…
Hayata iyi bakın
Blueman
01.11.2001
The body listens Vücut dinler
What the spirit seeks Ruhun aradığını
The mind follows Düşünce izler
Abdi İpekçi Spor Salonu’nu dolduran binlerce insanın aylar önceden hissetmeye başladığı heyecan, 2 saatlik konserin son anına dek sürdü ve grubun performansı, sahneden salona akan pozitif enerji gerçekten çok etkileyiciydi. Tüylerimin diken diken olduğu an ise söz yazarı ve besteci Martin Gore’un 1984 albümü “Some Great Reward”dan benim için çok önemli harika “Somebody”yi söylediği andı…
I want somebody to share Paylaşmak için birini istiyorum
Share the rest of my life Hayatımın geri kalan kısmını
Share my innermost thoughts En gizli düşüncelerimi paylaşacak
Know my intimate details En derin ayrıntılarımı bilecek
I want somebody who cares Bana tutkuyla
For me passionately Dikkat edecek birini istiyorum
With every thought and with every breath Her bir düşünce ve her bir nefeste
Someone who’ll help me see things Bana meseleleri başka bir ışık altında
In a different light Görmem için yardımcı olacak birini
I don’t want to be tied Bağlanmak istemiyorum
To anyone’s strings Kimsenin iplerine
But when I’m asleep Ama uykuya dalmadan önce
I want somebody Birini istiyorum
Who will put their arms around me Kollarını bana saracak
And kiss me tenderly Ve beni şefkatle öpecek
“Heyecanlı” ve sevgi dolu bir haftasonu ve hayat dilerim…
Hayata iyi bakın
Blueman
01.11.2001
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder